Başkomutan Mustafa Kemal, Uşakizade Köşkü'nün bahçesinde eşi Latife Hanım'la birlikte. (30.01.1923)
Photo source: Fikrimizin Rehberi Gazi Mustafa Kemal, Erol Mütercimler, Alfa Yayınları, Ekim 2008. ISBN: 978-605-106-045-3. Sayfa:961 |
Başkomutan Mustafa Kemal, Uşakizade Köşkü'nün bahçesinde eşi Latife Hanım'la birlikte. (30 0cak 1923)
Mustafa Kemal Atatürk'ün Latife Hanım'la Evlenmesi, İzmir 29 Ocak 1923
Harp oyunları bitmişti. Şehir adına, Komutanların şerefine büyük bir şölen verilmişti. Geç saatlere kadar süren şölen sonunda Mustafa Kemal Paşa beni bir kenara çekerek,
“Asım, yarın Mareşal’le Kazım Karabekir Paşa’yı alarak saat onda bana çaya gelin, bekliyorum.” demişlerdi.
Ben de 29 Ocak 1923 sabahı Mareşal’i ve Kazım Karabekir Paşa’yı alarak otomobille köşke gittim. Kapıda Paşa ile Latife (Uşaklıgil) Hanım bizi beraber karşılamışlardı.
Uzun süreden beri Nis’te bulunan Uşakizade Muammer Bey, eşi ve çocukları ile beraber İzmir’e dönmüş bulunuyordu. İzmir’in yeni Valisi Abdülhalik Renda Bey ile Kazım Paşa (Özalp) bizden daha önce gelmişlerdi. Latife Hanım da aramızda olduğu halde bir saat kadar solonda oturduk, konuştuk.
Fakat ortalıkta bir olağanüstü durum olduğu muhakkaktı. Eşimin beni uğurlarken, “Haydi hayırlı olsun” sözünü şimdi anlamaya başlamıştım. Acaba doğru muydu? Mustafa Kemal Paşa belki bizim hissettiklerimizi biliyordu. Fakat ağzından şimdiye kadar hiçbir şey öğrenememiştik, tabii soramazdık da. Bu sırada kapı açılmış, yaver Salih (Bozok) Bey,
-“Efendim, Müftü Rahmetullah Efendi geldi!.. dedi.
Gazi de:
-“Buyursunlar! Diyerek ayağa kaktı ve Müftüyü karşıladı. Biraz sonra gülümseyerek konuştu:
- “Eğer genç olsaydım bu töreni başka türlü yapmak isterdim. Latife hanımı ata bindirir, ben de ata binip koşturur, kaçırıp alırdım. Ama şimdi bunu yapacak kadar genç olmadığımı anlıyorum. (Fevzi Paşa’ya dönerek) Paşam, siz benim, Abdülhalik (Renda) Bey de Latife hanımın şahitliğini kabul buyurun da bizim mihri müeccel ve mihri muaccelleri tayin edip nikahımızı kıyıverin."
Mareşal birden bire şaşırmış: “ Şey Paşam hiç haberimiz yoktu da bu karar ansızın oldu..” diye kekelemişti.
Bu konuşmalar olurken Latife Hanım salonu terk etmiş, Müftü efendinin gelişi üzerine de başına bir başörtü almıştı.
Nikahta Müftü Efendi uzun dualarla vakit geçirip duruyordu. Atatürk bir an bize dönerek:
-“ İnşallah zaman olur, nikahı Vali Bey kıyar.” demişlerdi.
Ben bu konuşmanın Medeni nikaha kara vermesi anlamına geldiğini sonradan anlayabilmiştim.
ASIM GÜNDÜZ, General
Kaynak: Asım Gündüz, General, Hatıralarım, 1973. Sayfa: 236