Beklenilmeyen Bir Yanıt
Character Size
Beklenilmeyen Bir Yanıt
Beklenilmeyen Bir Yanıt
Atatürk sofrada her akşam ya önemli bir konuyu ele alarak konukları ile tartışır, ya da savaş anılarından söz açar, gözlemlerini anlatır, çeşitli yönlerden eleştirmeler yapardı.
Bir akşam, Birinci Dünya Savaşında, Dördüncü Ordu Komutanı bulunan Rahmetli Cemal Paşa’nın yanlış tutumları üzerinde duruyor ve yurda çok pahalıya mal olan bu tutumları üzüntü ile anlatıyordu.
Bir aralık, konuşmaları herkes dikkatle izlerken, Atatürk arkadaşlardan birinin uyuya kalmakta olduğunu görür. Bu sofra toplantıları gecenin geç saatlerine dek sürdüğünden, ara sıra, istemeyerek bu duruma düşen arkadaşlar görülürdü. Atatürk bu hali anlayış ile karşılamakla birlikte, uyuyanı uyarmak için adı ile seslenerek ona konu ile ilgili bir soru yöneltirdi. Bu kez de öyle yaptı:
-“Abdülkadir, sen ne dersin?” Kendisine seslenilen, Dil Kurumu Başuzmanlarından Abdülkadir İnan’dı.1 Hemen gözlerini açarak hiç beklenilmeyen şu yanıtı verdi:
-“Ben onun büyüklüğünü bir sözünden anlamıştım.” Ortalıktaki havaya hiç uymayan bu karşılık herkesi şaşırttı. Atatürk, alaylı, biraz da öfkeli bir ses ile:
-“Ya öyle mi?“ diye sordu. “Anlat bakalım, ne imiş o söz?“ Dedi. İnan, hiç telaş etmeden anlatmaya başladı:
-“Çarlık yıkılmış, biz de Türkistan’da bir Cumhuriyet kurmaya çalışıyor, bir yandan da komünistlerle uğraşıyorduk. Cemal Paşa oraya kadar gelmiş, bilir bilmez işlerimize karışmaya koyulmuştu. Bir gün sabrımız taştı, kendisine şöyle dedik:
‘Anadolu’daki kardeşlerimiz ölüm kalım savaşında Türkiye kurtulamazsa Türkistan’ın bağımsızlığı neye yarar? Siz buralara gelmek için orasını nasıl bırakabildiniz?” Cemal Paşa bu kınayıcı çıkışımıza kızmadı, gülümseyerek güvenli güvenli:
-“Türkiye’de Mustafa Kemal Paşa var” dedi.
İşte bu söz açıklayıncaya kadar, herkes endişe içindeydi. Abdülkadir İnan açıklamasını umulmadık bir şekilde bağlamış ve uyuklama suçunu Atatürk‘e bağışlatmıştı.2
1 Abdülkadir İnan, (1889- ), Abdülkadir İnan, Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesinde Profesörlük yaptı. Fakülte’de iken, Türk Dil Kurumu’nda Baş Uzman olarak da çalışmaktaydı. Etnografya, folklor, Türk Tarihi, Türklerin dinleri, inançları, Türk lehçeleri, ve Türk filolojisine dair yazılmış üç yüz kadar makalesi vardır.
2 Mehmet Ali Ağakay, Atatürk’ten 20 Anı, Türk Dil Kurumu Yayınları, Ankara 1963. s. 29-31
Kaynak: Atatürk ve Unutulmaz Anıları, Ahmet Gürel, Bülent Türker, Nisan 2009